MERSİN İZ HABER
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminin büyük yıkıma neden olduğu 10 kentten Mersin’e göç eden vatandaşların gelecekte kent ile ilgili yaratacağı sorunların yarattığı kaygı devam ediyor. Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, depremden sonra yaklaşık 400 bin vatandaşın göç ettiği Mersin’in “sosyal afet bölgesine dönüşebileceği” uyarısında bulundu. 400 bini Suriyeli sığınmacı ile 400 bin depremzede ile birlikte nüfusun 2 milyon 700 bine ulaşması dikkate alınarak ödeneklerin hesaplanması istendi.
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, Mersin Gazeteciler Cemiyetinde bir araya gelerek deprem sonrasında yaşanan barınma sorunu ile eğitim ve sağlık başta olmak üzere farklı alanlarda ortaya çıkabilecek sorunları değerlendirdi, yetkililere uyarılarda bulundu. Platform adına açıklama yapan BES Şube Başkanı Murat Doğan, Mersin’in deprem bölgesi dışında olması ve akraba ilişkilerinden dolayı depremzedelerin en fazla tercih etmiş oldukları il olduğuna dikkat çekti.
“YEREL YÖNETİMLERİN İMKANLARINI AŞIYOR”
Yetkililerin yapmış olduğu son açıklamalara göre Mersin’de 350-400 bin depremzedenin göç ettiğini öğrendiklerini belirten Doğan, “Mersin halkı da depremzedelere ilk günden itibaren kapılarını açmış ve imkanlarını seferber etmiştir. Uzmanlar, ilimize gelen insan göçünün yaklaşık yarısını oluşturan vatandaşımızın kentimizde kalıcı olacağını tahmin etmektedir. Ancak, afet sonrası göç dalgasına hazırlıksız olan kentimiz barınma, sağlık, eğitim, alt yapı ve ulaşım başta olmak üzere gelen depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalmaktadır. Kentimizde ikamet eden 2 milyon 700 bin vatandaşımızın ihtiyaçlarının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde karşılanması yerel yönetimlerin imkanlarını aşmaktadır” dedi.
“2 MİLYON 700 BİN NÜFUSA GÖRE KAYNAK GÖNDERİLMELİ”
Kentin ‘Sosyal Afet’ bölgesine dönüşmeden, depremzede vatandaşların göçüyle ortaya çıkan ihtiyaçların sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde karşılanabilmesi ve kentin daha dirençli hale gelmesinin önemine işaret eden Doğan, “Bu nedenle Mersin’in ‘Özel Bir Destek/Statü Kapsamına’ alınması ve genel bütçeden daha fazla ödenek ayrılması zorunluluk haline gelmiştir. Bugüne kadar kentimizin ihtiyaçları doğrultusunda yerel yönetimlerce hazırlanıp merkezi idareye sunulan projeler derhal onanmalı, merkezi bütçeden ilimize ayrılan ödeneklerin ilimizdeki 400 bin Suriyeli göçmen, 400 bin depremzede ve ilimiz nüfusuna kayıtlı 1 milyon 900 bin vatandaşımız dikkate alınarak 2 milyon 700 bin nüfus üzerinden hesaplanarak gönderilmelidir” diye konuştu.
“DEPREMZEDELER İÇİN YETERLİ EKONOMİK KOŞULLAR OLUŞTURULMALI”
Belediyeler koordinatörlüğünde Afet Yönetimi Strateji Eylem Planı çalışmalarına zaman yitirilmeden başlanması gerektiğine değinen Doğan, daha sonra şu görüşlere yer verdi:
“Yer bilimcilerin yeni depremi Adana ve Kıbrıs gibi ilimize yakın bölgelerde olma olasılığını ön plana çıkardıkları düşünüldüğünde ilimizdeki yapı stoku zaman geçirilmeden denetlenmeli ve gerekli tedbirler de alınmalıdır. Deprem bölgesinde güvenli barınma ve yaşam koşulları derhal sağlanmalı, kendi illerinde yaşamak isteyen bütün depremzedeler için yeterli ekonomik ve sosyal koşullar oluşturulmalıdır. Mersin’de yaşayan halka, siyasi partilere, sivil toplum ve demokratik kitle örgütlerine bu talepleri sahiplenmeye ve çaba harcamaya; İktidarı ise kentimizin mevcut konumunu dikkate alarak gerekli tedbirleri derhal almaya çağırıyoruz. Alınmayan tedbirler sonucu oluşacak her olumsuzlukta tedbir almayanların sorumlu olacağını bugünden belirtiyoruz.”