Mersin`in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi koordinesinde, `25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü` kapsamında `Kadına şiddete karşı sıfır tolerans` sloganıyla yürüyüş düzenlendi. Etkinliğe katılan kalabalık, düdük çalarak kadına yönelik şiddete dikkat çekerken, yürüyüşün ardından turuncu balonlar gökyüzüne bırakıldı.
Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak`ın da katıldığı yürüyüşte, kadına yönelik uygulanan şiddete dikkat çekilirken, etkinliğine erkekler de destek verdi. Ulu Cami önünden başlayıp Cumhuriyet Meydanına kadar süren yürüyüşe katılanlar, düdük çalarak farkındalık oluşturmaya çalıştı. Turuncu maske takıp balon taşıyan kadınlar, kadına yönelik şiddetin son bulmasını istedi.
"BIRAKIN ŞİDDETİ ANNELERİMİZİN AYAĞININ ALTINI ÖPMEMİZ GEREKİYOR"
Cumhuriyet Meydanı`nda konuşan Başkan Mustafa Gültak, bugün kadınlar için yürüdüklerini belirterek, `Cennet anaların ayağının altındadır` sözünü hatırlattı. Gültak, "Yüce dinimizin yüce Peygamberi annelerimizle ilgili bu sözü söylemiştir. Biz eğer cenneti, Allah`ın rızasını önemsiyorsak bırakın şiddeti annelerimizin ayağının altını öpmemiz gerekiyor. Kadın üretken, kadın anne, kadın eş. Beni de dünyaya getiren bir kadın. Beni de eğiten, büyüten, terbiye eden, emziren, devamlı benim için meraklanan da anne. Sadece kadına değil, hayvana, bir ağaca, bir yaşayan canlıya şiddet aslında acziyettir, aslında zavallılıktır. Düşünün ki bir kadına şiddet uygulayan erkek acaba piyasada nasıl erkek olarak gezebilir. Ona şefkatini, aşkını, hayatını veren bir kadına nasıl şiddet uygulanabilir. Bunların eğitilmesi, bunların bu şiddetten uzaklaştırılması için gerekirse hapsedilmesi gerekir. Eğer eğitim, tedavi olmuyorsa çok uzun süreler tecrit edilmesi gerekir. Çünkü bunların zihinleri bozuktur" dedi.
Göreve geldikleri günden beri kadına önem verdiklerini kaydeden Gültak, şöyle devam etti:
"Çünkü baktığınızda 2 tane kooperatif kurulmasını sağladık. Türkiye`de 2 kadın kooperatifi kuran belediye enderdir. Yetmez dedik, bakanlıktan hibe almalarını sağladık. Yetmez dedik, üretecekler kime satacaklar dedik ve belediyenin hizmet alanlarını onlara verdik, ürettiler ve aracılara gerek kalmadan satmaya başladılar. Dolayısıyla Türkiye ve dünyamızda kadının en büyük sıkıntılarından bir tanesi erkeğine karşı bir kazancının olmaması, eve para getirememesi. Böylelikle bu kooperatifler sayesinde kadınlarımızın kazanç elde etmesini, evin maliyesine katkı vermesini sağladık. Yetmez dedik 700`ün üzerinde kadına 4,5 milyonun üzerinde kredi verdik. Bunların hepsini 2 yılda yaptık."
"EŞİM KAHRIMI ÇOK ÇEKTİ"
32 yıldır evli olduğunu vurgulayan Gültak, şöyle dedi:
"Eşim benim kahrımı çok çekti. Çünkü siyasetçinin eşi olmak çok zor. Ne zaman geleceği belli değil, ne zaman nereye gideceği belli değil. Onun zor zamanlarında eşi yanında duramıyor. Erkeklere de söylüyorum. Kadınlarınıza `seni seviyorum, aşkım, canım` demenizde hiçbir sakınca yok. Bundan dolayı çekinmeyin, utanmayın. O sizin yol, hayat arkadaşınız. Biz kadınlara ne kadar iyi bakarsak mutlu bir aile oluştururuz. Mutlu bir aile mutlu bir toplum demektir. Mutlu bir toplumda mutlu bir ülkedir. Şiddete sıfır tolerans diyoruz. Kadına kalkan eller kırılsın diyoruz. Şiddete karşıyız. Her gün şiddet duymak istemiyoruz. Gününüz kutlu olsun."
Konuşmaların ardından kadınlar, ellerinde tuttukları turuncu balonları şiddete dikkat çekmek amacıyla gökyüzüne bıraktı.
Cumhuriyet Meydanı`nda konuşan Başkan Mustafa Gültak, bugün kadınlar için yürüdüklerini belirterek, `Cennet anaların ayağının altındadır` sözünü hatırlattı. Gültak, "Yüce dinimizin yüce Peygamberi annelerimizle ilgili bu sözü söylemiştir. Biz eğer cenneti, Allah`ın rızasını önemsiyorsak bırakın şiddeti annelerimizin ayağının altını öpmemiz gerekiyor. Kadın üretken, kadın anne, kadın eş. Beni de dünyaya getiren bir kadın. Beni de eğiten, büyüten, terbiye eden, emziren, devamlı benim için meraklanan da anne. Sadece kadına değil, hayvana, bir ağaca, bir yaşayan canlıya şiddet aslında acziyettir, aslında zavallılıktır. Düşünün ki bir kadına şiddet uygulayan erkek acaba piyasada nasıl erkek olarak gezebilir. Ona şefkatini, aşkını, hayatını veren bir kadına nasıl şiddet uygulanabilir. Bunların eğitilmesi, bunların bu şiddetten uzaklaştırılması için gerekirse hapsedilmesi gerekir. Eğer eğitim, tedavi olmuyorsa çok uzun süreler tecrit edilmesi gerekir. Çünkü bunların zihinleri bozuktur" dedi.
Göreve geldikleri günden beri kadına önem verdiklerini kaydeden Gültak, şöyle devam etti:
"Çünkü baktığınızda 2 tane kooperatif kurulmasını sağladık. Türkiye`de 2 kadın kooperatifi kuran belediye enderdir. Yetmez dedik, bakanlıktan hibe almalarını sağladık. Yetmez dedik, üretecekler kime satacaklar dedik ve belediyenin hizmet alanlarını onlara verdik, ürettiler ve aracılara gerek kalmadan satmaya başladılar. Dolayısıyla Türkiye ve dünyamızda kadının en büyük sıkıntılarından bir tanesi erkeğine karşı bir kazancının olmaması, eve para getirememesi. Böylelikle bu kooperatifler sayesinde kadınlarımızın kazanç elde etmesini, evin maliyesine katkı vermesini sağladık. Yetmez dedik 700`ün üzerinde kadına 4,5 milyonun üzerinde kredi verdik. Bunların hepsini 2 yılda yaptık."
"EŞİM KAHRIMI ÇOK ÇEKTİ"
32 yıldır evli olduğunu vurgulayan Gültak, şöyle dedi:
"Eşim benim kahrımı çok çekti. Çünkü siyasetçinin eşi olmak çok zor. Ne zaman geleceği belli değil, ne zaman nereye gideceği belli değil. Onun zor zamanlarında eşi yanında duramıyor. Erkeklere de söylüyorum. Kadınlarınıza `seni seviyorum, aşkım, canım` demenizde hiçbir sakınca yok. Bundan dolayı çekinmeyin, utanmayın. O sizin yol, hayat arkadaşınız. Biz kadınlara ne kadar iyi bakarsak mutlu bir aile oluştururuz. Mutlu bir aile mutlu bir toplum demektir. Mutlu bir toplumda mutlu bir ülkedir. Şiddete sıfır tolerans diyoruz. Kadına kalkan eller kırılsın diyoruz. Şiddete karşıyız. Her gün şiddet duymak istemiyoruz. Gününüz kutlu olsun."
Konuşmaların ardından kadınlar, ellerinde tuttukları turuncu balonları şiddete dikkat çekmek amacıyla gökyüzüne bıraktı.
