Tarsus’ta çevre kirliliği vatandaşı canından bezdirdi

Tarsus’ta çevre kirliliği vatandaşı canından bezdirdi
Tarsus’ta Kemalpaşa Mahallesi’nde uzun yıllardır geri dönüşüm firmalarının yarattığı hava kirliliğini protesto eden vatandaşlar, denetim görevlerini yerine getirmeyen kamu kurumlarını ve yakma suretiyle tehlikeli ve tehlikesiz atıkları bertaraf eden lisansız işletmeler hakkında suç duyurusunda bulunacak.

MERSİN İZ HABER

Tarsus İlçesi Kemalpaşa Mahallesinde yaşayan kadınlar, Kemalpaşa Sanayi Sitesi’nde yer alan geri dönüşüm firmalarının yarattığı hava kirliliğine karşı mücadeleye başladı. Mahallede yer alan Kardeşlik Parkı’nda bir araya gelen kadınlar, imza kampanyası ve hukuki mücadeleye başlayacaklarını duyurdu.
Tarsus, Mersin Büyükşehir Belediyeleri, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün denetim işlemlerini gerçekleştirmediğini savunan mahalleli kadınlar, ayrıca söz konusu işletmelerinin atık bertaraf lisanslarının olmadığını iddia etti. Polis ekiplerinin yoğun güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen toplantıya Tarsus Emek ve Demokrasi Platformu, Mersin Kadın Platformu ve Tarsus Halkevleri üyeleri de destek verdi. Açıklamada ayrıca kadınlar geri dönüşüm işletmelerinin havayı kirlettiği anlara ait fotoğrafları taşıdı.

İLKEL YÖNTEMLERLE BERTARAF EDİLİYOR


Kemalpaşa Mahallesi Kadınları Sözcüsü Gizem Erkek, uzun yıllardır geri dönüşüm firmalarının yarattığı kirliliğe maruz kaldıklarını yaşam standartlarının önemli ölçüde azaldığını kaydetti. Söz konusu firmaların 24 esasına göre denetlenmesi çağrısı yapan Gizem Erkek, söz konusu işletmelerinin Çevre Kanunu’na aykırı bir şekilde kablo, araç lastiği ve diğer plastik atıkları yakarak bertaraf ettiğini dile getirdi. Geri dönüşüm firmalarına karşı olmadıklarını geri dönüşümü desteklediklerini ifade eden Erkek, tehlikeli ve tehlikesiz atık niteliğindeki malzemelerin ilkel yöntemlerle bertarafını kabul etmediklerini kaydetti. Bertaraf işleminde ortaya çıkan zehirli duman ve gazların çevreyi kirlettiği gibi başta çocukların ve yaşlı vatandaşların sağlığını da olumsuz etkilediğini kaydeden Erkek, “Söz konusu zehirli dumana sık sık maruz kalan çocuklarımızın ve yaşlılarımızın gözleri yanıyor ve nefes almakta güçlük yaşıyorlar. Bugüne kadar hem bireysel hem de muhtarlarımız tarafından Tarsus Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Mersin Valiliğine Bağlı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde yaptığımız girişimlerde maalesef bir netice alamadık. Artık bu alanda susmak istemiyoruz. Kemalpaşa Mahallesi’nin kadınları olarak ortaçağdan kalma bu geri dönüşüm firmalarına karşı hakkımızı her alanda arayacağız” dedi.

“GAZİANTEP UYGULUYOR, MERSİN NEDEN UYUYOR?”

5909 Çevre Kanunu’nun 3’üncü maddesine göre başta idare, meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere herkesin çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olup bu konuda alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlü olduğunu anımsatan Gizem Erkek, “İlgili kanunun 8 maddesine göre, her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır. Kirlenme ihtimalinin bulunduğu durumlarda ilgililer kirlenmeyi önlemekle; kirlenmenin meydana geldiği hallerde kirleten, kirlenmeyi durdurmak, kirlenmenin etkilerini gidermek veya azaltmak için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdürler. Gaziantep Valiliği bu alanda ilgili birimlere yayınladığı genelge ile lastik yakarak havayı kirleten kişi ve işletmelere 402 bin TL para cezası uygulamaktadır” diye konuştu.

“GERİ DÖNÜŞÜM İŞLETMELERİNİN GEREKLİ LİSANSLARI VE RUHSATLARI VAR MIDIR?”

Çevre Kanunu’nun 11’inci maddesine göre atık geri kazanım, geri dönüşüm ve bertaraf tesislerini kurmak ve işletmek isteyen gerçek ve/veya tüzel kişiler, yönetmelikle belirlenen esaslar doğrultusunda, ürün standardı, ürünlerinin satışa uygunluğu ve piyasadaki denetimi ile ilgili izni, ilgili kurumlardan almak kaydı ile Bakanlıktan lisans almakla yükümlü olduğunu anımsatan Gizem Erkek şöyle devam etti:
“Buradan soruyoruz Kemal Paşa Sanayi Sitesi’nde plastik kablo ve araç lastiği atıklarını yakarak bertaraf eden işletmelerin gerekli lisansları ve ruhsatları var mıdır? İşletme aşamasında olan tabiri caizse geri dönüşüm algısı üzerine kurulan ama çevre açısından son derece tehlikeli olan merdiven altı işletmelerin tespiti yapılıp gerekli idari ve hukuki yaptırımlar uygulanmış mıdır? Bu işletmeler belediyelerden nasıl ruhsat almaktadırlar? Verilen ruhsatlar zaman içerisinde denetlenip gerekli iş ve işlemler tabi tutuluyorlar mı?”

“SANAYİ SİTESİ GÜVENLİK KAMERALARI İLE 24 SAAT DENETLENSİN”

Mahalli Çevre Kurulu kararı ile de çevre ve hava kirliliğine neden olup insan sağlığını tehdit edecek plastik, araç lastiği gibi her türlü kimyasal atığın yakılmasının yasak olduğunu belirten Gizem Erkek, şöyle dedi:
“Bu maddeleri ihlal eden bölgemizdeki geri dönüşüm firmaları hakkında neden işlem yapılmıyor? Bölgemizdeki geri dönüşüm firmaları muhtarlarımızın etkili girişimleriyle yakma işlemlerini artık gündüz yapmamaktadır. Ancak hava karardığında mahallemiz yine zehirli gaz ve dumanla dolmaktadır. Bölgemizdeki sorunların çözümü için Buradan denetim işlemlerini hakkıyla yapmayan Tarsus Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne sesleniyoruz. Ne zaman harekete geçeceksiniz? Kemalpaşa Sanayi Sitesi’ndeki denetimlerinizi artırın. Geri dönüşüm firmalarının kimyasal atıklarını yaktığı bölgeler bellidir. Sanayi sitesi içerisindeki belirli noktalara güvenlik kameraları takılsın. Çevreyi kirleten kimse hem bireysel hem de işletme olarak gerekli cezaları alsın.”

"HAVAYI KİRLETENLER İHRACATÇILARA YÜKLENECEK KARBON VERGİLERİNİ ÖDEYECEK Mİ?"

Tüm dünyanın sıfır atık ve sıfır karbon hedefiyle politikalar yürüttüğüne dikkat çeken Gizem Erkek, bu konuda şöyle dedi:
“Avrupa Birliği 2025 yılında Yeşil Mutabakat Eylem Planı kapsamında karbon salınım oranları yüksek olan ülkelerden ek gümrük vergileri almaya başlayacak. Buradan soruyoruz bölgemizdeki geri dönüşüm işletmeleri, ülkemizden Avrupa’ya ihracat yapan firmaların, yüksek karbon emisyon oranları nedeniyle karşılaşacakları yüksek gümrük vergilerinin hesabını verebilecekler mi? İhracat olmazsa ülke ekonomimizin nasıl bir hal alacağını mahallemizdeki Ayşe teyze bile iyi biliyor. Daha fazla geç olmadan bölgemizdeki geri dönüşüm firmalarının yarattığı çevre tahribatı ve hava kirliliğinin önlenmesini, gerekli idari ve hukuki işlemlerinin yapılmasını ve atıkların ilgili mevzuat ve yöntemlerle akredite belgeli tesislerde bertarafının sağlanmasını talep ediyoruz.”