MERSİN İZ HABER
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2022 yılı Mayıs ayı 1. Birleşim Toplantısı, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi. Başkan Seçer, 3 yıllık görev süresi boyunca İller Bankası’ndan kredi kullanamadan öz kaynaklarla hem eski yönetimin borcunu ödediklerini hem de yatırım yaptıklarını belirterek, “Biz yönetilmeyen bir belediyeyi yönetir duruma getirdik” dedi.
“BİZ YÖNETİLMEYEN BİR BELEDİYEYİ YÖNETİR DURUMA GETİRDİK”
Başkan Seçer, kanalizasyon çalışmalarıyla ilgili de bazı değerlendirmelerde bulundu. Altyapı çalışmalarının yüksek bütçeli yatırımlar olduğunu vurgulayan Seçer, “Tabiri caizse toprağın altına bir anlamda yüksek yatırımlı projelerin bedelini gömüyorsunuz. Elbette yoğun çalışıyoruz. MESKİ, tarihinde olmadığı kadar iyi noktalara geldi. Bunu çok açık yüreklilikle söyleyebilirim. Biz yönetilmeyen bir MESKİ’yi aldık, kayda değer bir noktaya getirdik. Biz yönetilmeyen bir belediyeyi yönetir duruma getirdik. Hiçbir belediye, hiçbir bağlı kuruluş yoktur ki 3 yıllık sürede pandemi, ekonomik kriz gibi devasa sorunlarla boğuştuğunuz bir dönemde toplam borcun 3’te 2’sini ödesin. Öyle bir kurum bulamazsınız. Böyle bir özel sektör de bulamazsınız. Biz bunu başardık. Bu arada yatırımları da yapıyoruz” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin geliri iyi belediyeler arasında yer aldığını belirten Başkan Seçer, “Ancak Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi bağlı bir kuruluştur. Bizim orada merkezi hükümetten gelen çok cüzi, İller Bankası payı dışında bir gelirimiz yok. Biz su bedelleri, atıksu bedelleri ile oranın sabit giderlerini, zorunlu giderlerini karşılamak zorundayız ve kentin değişen koşullarına uygun şekilde yatırımlar da yapmak zorundayız. Siz de takdir edersiniz ki hangi il olursa olsun altyapı yatırımlarında İller Bankası’nın ya da yurtdışı hibe kredilerinin desteği olmazsa bunları taşıyabilecek durumda değil. Biz kendimizi sıkıyoruz” ifadelerinde bulundu.
“BU BELEDİYE İLLER BANKASI’NDAN 10 MİLYON LİRA TEMİNATI ALAMAYAN BİR BELEDİYEDİR”
İller Bankası’yla ilişkilerini en iyi noktada tutmak için 3 yıldır azami gayret sarf ettiklerini sözlerine ekleyen Seçer, bu konuda şu bilgileri verdi:
“Ama bugüne kadar bizim İller Bankası’yla ilişkilerimizde geldiğimiz nokta bellidir. Bu belediye İller Bankası’ndan 10 milyon lira teminatı alamayan bir belediyedir. Bu bir utanç vesikası olarak tarihin sayfalarında yer almıştır; bir kamu kurumuna bir kamu kurumunun bir kamu kurumu için kefil olmaması. Bırakın altyapı projelerini. Utanç vesikasıdır bu.”
“BUGÜNE KADAR İLLER BANKASI’NDAN HERHANGİ BİR KREDİ KULLANAMADIM”
Başkan Seçer, İller Bankası koordinesinde yürütülen ve Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) tarafından finanse edilen 39 milyon Avro kredi/hibe için de herhangi bir bedel gelmediğini vurguladı. Kaynağın Erdemli, Akdeniz ve Mezitli ilçelerinde kullanılacağını belirten Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Bu İller Bankası’ndan kaynaklı, AFD’den kaynaklı. Ben size tabloyu söylüyorum. Ben bugüne kadar İller Bankası’ndan herhangi bir kredi kullanamadım. Ne belediyem için ne MESKİ için. Buna rağmen kendi imkanlarıyla ilçe merkezlerinde ve kırsal mahallelerde her türlü altyapı çalışmasını yaptık.”
“KENT MERKEZİNİ CAZİBE MERKEZİ HALİNE GETİRMEK İÇİN KENDİ İMKÂNLARIMLA UĞRAŞIYORUM”
Kent merkezindeki yenileme çalışmaları hakkında değerlendirmelerde bulunan Başkan Seçer, 4.9 hektar alanda yenileme çalışmalarının devam ettiğini anımsatarak, şunları söyledi:
“Zaman zaman bu konuda ilçe belediyesiyle de görüşülüyor. Mutlaka kamulaştırma yapmak gerekiyorsa yasal çerçevede biz onu da yaparız. Zorunlu kalırsak tabi. Ben de istemem bu kadar bedeli ödeyeyim ama benim yaptığım aslında çok değerli bir iş. Doğrudan kaleye oynuyorum ben. Bu yenileme alanının yapılması lazım. Arkadaşlarla 10 kere toplantı yaptık, ben de katıldım. Ben sponsor bekleyeceğim, falan kurumdan, Valilik’ten, Kültür Bakanlığı’ndan, oradan; atı alan Üsküdar’ı geçer. Böyle bir doğru yok. Zaten basit işlerim yürümüyor benim bürokraside. Dedim ki: ‘Biz bu işi yapacaksak, kent merkezi çöküyorsa, buna el atmamız gerekiyorsa, biz bunu kendi bütçemizden karşılarız bir şekilde. Hele bir uçtan Bismillah diyelim, başlayalım’ dedim ve başladık. Biz öyle meraklı değiliz kamulaştırmaya. Ben niye kamulaştırayım durduk yere milyonlarca lira para ödeyeyim? Ama işin içinden çıkamazsam; bir yerin 10 değil, 20 değil, 30 tane maliki varsa ya da malikleri ile uzlaşma şansım yoksa ben ne yapabilirim? Ya bu projeyi bırakacağım, akamete uğrayacak ya da yasaların bana verdiği yetki çerçevesinde bunları çözeceğim. Bakın balık pazarında bizim kamulaştırma çalışmamız var mı? Yok. Niye yok? Problem yok. Projesi bitti. Koruma Kurulu’ndan izinleri; bir kısmı bazı bölgelerin çıktı, bazı bölgelerin çıkıyor. ‘Onu ben finanse edeceğim’ dedim. Oradaki maliklere 1 lira para yüklemeyeceğim. Tertemiz bir hale getireceğim. Kent merkezini tekrar cazibe merkezi haline getirmek için kendi imkânlarımla uğraşıyorum.”
“METRONUN ÇED RAPORUYLA İLGİLİ HERHANGİ BİR SORUNU YOK”
Bir meclis üyesinin Mersin Metrosu’nun ÇED raporunu gündeme getirmesi üzerine Başkan Seçer, bu konuda şöyle dedi:
“Metronun ÇED raporuyla ilgili herhangi bir sorunu yoktur. Bu finansman konusunun da ÇED ile en uzaktan bir alakası yoktur. Buradan kamuoyuna sesleniyorum. Bu soru tamamen kamuoyunu yanıltma meselesidir. Daha önce söyledim. Sayın Cumhurbaşkanı’na gittim. Buradaki durumu kendisiyle görüştüm. Konuları arz ettim. Bakan Bey’le de görüştüm yakın zamanda. Bakan Bey’in yardımcısıyla da görüştüm. Bana finansman izni çıkarsa finansman kullanacağım. Şimdi inşaat devam ediyor.”
“300 MİLYON BORÇ ÖDEDİM”
Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını öz bütçe ile yaptığını da dile getiren Seçer, şunları dedi:
“Önceki yönetimin 300 milyon dolarlık borcunu da ödedim, şu anda yaptığım yatırımları da yenileme çalışmalarını da öz bütçeden yapıyorum. Yani iktidar belediyesi olsanız, 40 bakanlıktan size hibe gelir. Onu da almadan yapıyorum. Zaten daha önce kamuoyuna deklare ettim. Bu proje durmayacak. Az olacak çok olacak ama ben yapacağım. Ortada ÇED, med böyle bir hikâye yoktur. Kurumlar arasında yazışmalarda hatalı bazı değerlendirmeler olmuştur. Arkadaşlarımız da o konuları Devlet Demiryolları’yla görüşecektir. Biz, yasa, kanun, nizam neyse o ölçüde yapıyoruz ve vatandaşlarımızı da kandırmıyoruz. Yapabileceğimiz bir işi ‘yaparız’ diyoruz, yapmayacağımız bir işi de ‘yapmayız’ diyoruz.”
“PLAJLAR BENİM DEĞİL, PLAJLAR HALKIN”
Büyükşehir Belediyesi’ne tahsis edilen plajların 19 Mayıs’ta açılacağını ifade eden Başkan Seçer, şöyle konuştu:
“Peyderpey açılacak. Ben plajların güvenliğini sağlamakla sorumlu değilim. Plajlar benim değil, plajlar halkın. Dolayısıyla plajlar halkın demek, ilgili kurum, halk adına görev yapan kurum, kamu adına Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’dır, Milli Emlak Genel Müdürlüğü’dür. Ben Kızkalesi’ne, Susanoğlu’na, Yapraklıkoy’a, Kocahasanlı’ya bedel ödüyorum. Orada bana belirli bir alan tahsis edilmiş. O alanı ben korumakla zaten mükellefim. ‘Ama buraya şezlong atılmış.’ Kolluk güçleri var, gerekli tedbiri alacaklar. Benim alanımda şu anda şezlong yok. 19 Mayıs geldiği zaman benim alanıma şezlong konmuşsa onları kaldırırız, bir köşeye atarız, getiririz, vatandaşın kullandığı kendi Denizkızı şirketimizin şemsiyelerini ve şezlonglarını da oraya bırakırız.”
“BİR KURUŞ BORÇLANMADIK”
Bir kuruş borçlanmadan, kredi kullanmadan geçmiş dönemin borçlarını ödediklerini yineleyen Başkan Seçer, sözlerini şöyle tamamladı:
“2018'in Aralık ayında %31,5 faizle parayı ben mi kullandım? Siz o zaman çıkıp, biriniz söz alıp, ‘siz ne yapıyorsunuz, bu tefeci faizi’ diyemediniz mi? Şimdi dünyada, Türkiye'de kriz var. % 31,5 tefeci faizi var mı? Soruyorum, bunun cevabını versinler benden hesap sormak isteyenler. Benim söylediğim bundan ibaret. Anlattıklarımda bir yanlışlık varsa, onu düzeltin. 300 milyon dolar ödemedik mi? Bunu tekrar tekrar söylüyoruz. Mali İşler Daire Başkanlığı orada, hesaplar orada. Mart sonu itibariyle 107 milyon dolar borcumuz var demedik mi? Gidin bakın. Buradan vatandaşlar duysun. Ben bu şartlarda hizmet yapıyorum. Bu şartlarda Anamur’un İskele Mahallesi’ni yapıyorum. Tarsus’un Çamlıyayla yolunu yapıyorum, 4. Çevre Yolu’nu açıyorum, katlı kavşağı yapıyorum.”
