MERSİN İZ HABER
2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubesinin 2. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Kurulda gündem, ekonomi ve alım gücünün her geçen gün düşmesiydi. Emeklilerin konut kriziyle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken yurttaşlar, iktidarın 22 yıldır konut sorununa halkçı bir çözüm üretemediğini söyledi ve belediyelere konut üretme çağrısında bulundu.
Divan Başkanı Mustafa Özbay’ın yaptığı 2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubesinin 2. Olağan Genel Kurulu Yenişehir Belediyesi Akademi Salonu’nda yapıldı. Yoklama ve açılıştan sonra saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı okundu. Yönetim kurulu faaliyet ve denetim raporları ayrı ayrı okunarak ibra edildi.
“KONUTSUZ İŞSİZLER, GENÇLER VE EMEKLİLER İÇİN UYGUN ÖDEMELİ KONUTLAR İNŞA EDİLMELİ”
Genel Kurulun açılış konuşmasını yapan ve emeklilerin konut sahibi olma ihtimalinin her geçen gün düştüğüne işaret eden 2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şube Sekreteri Fatih Kaplan, belediye kanununun 14. Maddesinin belediyelere konut üretme görevi yüklediğini söyledi. Kaplan, “TOKİ, hem depreme afete dayanıklı kentsel dönüşümde, hem de yoksullara konut edindirmede sınıfta kaldı, görevini yapmadı. Bugün işsizlerin, gençlerin, asgari ücretle geçinenlerin, emeklilerin bırakın konut sahibi olabilmesini, kiralık ev bulamadıklarını, maaşlarının kiraya bile yetmediğini yaşayarak görüyoruz. Yakın zamana kadar, bizim ülkemizde ABD'de olduğu gibi binlerce evsiz, sokakta yaşayan büyük kitleler yok diye övünürdük. Şimdi tam da bu tehlikeyle karşı karşıyayız” dedi.
Sendikanın üzerinde çalıştığı Üç Kuşak Köyü/Mahallesi projesinden söz eden Kaplan, “Üç kuşağın bir arada yaşayacağı bu köyde/mahallede ilk koşul olarak, taraflar birbirlerine destek olmaya en baştan gönüllü olmalıdır. Konutsuz işsizler, gençler ve emekliler için, uygun ödemeli tek katlı, bağımsız, bahçeli konutlar inşa edilmelidir. Herkesin kendi konutunun yanı sıra ortak alanlarda emeklilerle çalışanların dayanışma içinde olabileceği ortak alanlar olmalıdır. Uygun alan varsa küçük ölçekli sağlıklı tarım yapılabilir. Burada üretilen tarım ürünleri belediye aşhanelerine maliyetine verilebilir. Emekliler arasında formasyonu uygun olanlar kreşte görev alır, çocukların annesi babası işten dönene kadar göz kulak olur. Genç anne baba buna karşılık emeklinin alışverişini yapar. Böyle bir proje gerçekleştiğinde çocuklar, gençler ve emekliler daha mutlu, daha dirençli, daha sağlıklı olurlar. Kuşaklar arası kültür aktarımı gerçekleşir, yabancılaşma giderilir. Elbette ki bu hayalin geçekleşmesi için önce güçlü bir halk iradesine gereksinmemiz var” diye konuştu.
“BİZİ AÇLIĞA MAHKÛM EDENLER KARŞISINDA DOSTLARIMIZA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şube Başkanı Hüseyin Kurt ise şunları söyledi:
“1995 yılında yola çıktığımız emekliler hareketinin şuan adını 2021 ile sürdürmek zorunda kaldığımız sendikamızın genel kurulunu gerçekleştiriyoruz. Yarın Ankara Genel Kurulumuzu gerçekleştireceğiz. Ne yazık ki her isim değişikliğinde, her kapatmada bizlerin parçalanmasına, içimizden yeni örgütlerin, yeni sendikaların çıkmasına vesile olan durumlar yaşadık. Bu ülkenin karanlığa karşı direnen işçi sınıfının emekliler kolu olarak yol yürüyen bizler emeklilerin emekçilerin birliğini sağlayacak iradeye sahibiz. Ülkemiz bir seçim atmosferine giriyor. Bizleri yok sayanlara karşı, bizi açlığa mahkûm edenlere karşı biz dostlarımıza sahip çıkacağız, gericilere hayır diyeceğiz.”
“YAŞAMAK İÇİN ÖRGÜTLENMEK ZORUNDAYIZ”
Yoksullar ve zenginler arasındaki uçurumun her geçen gün büyüdüğüne dikkat çeken DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, şöyle dedi:
“Emekliler pankartlarında ve şiarlarında olduğu gibi yaşam için örgütlenme çağrısında bulunuyor. Neden bu çağrıda bulunuyor? Aslında tablo çok açık ve net, hepimiz iliklerimize kadar hissediyoruz. Önceki gün DİSK Birleşik Metal işin açlık ve yoksulluk sınırı raporunu yayınlandı. Geldiğimiz aşamada bilimsel olarak açlık sınırı 16 bin lirayı geçmiş durumda, yoksulluk sınırı 55 bin lirayı geçmiş durumda. Eğitim, ulaşım, gıda, ısınma gibi en temel ihtiyaçlarımıza erişebilmek için sınırlı bir şekilde haneye düşmesi gereken ücret 30 bin lirayı aşmış bulunuyor. Hal böyleyken emekliler, emekçiler, işçiler, öğretmenler, en temel ihtiyaçlarına erişemezsek, sarayın bir günlük harcaması 34 milyon 900 bin. Cumhurbaşkanının günlük koruma ücreti 8 milyon küsur. Tablo bu kadar açık ve net. Zenginler her geçen gün zenginleşirken, yoksullar daha da yoksullaşıyor ve artık aramızda bir uçurum var. Uçurumun kenarında olan bizler yaşamak için örgütlenmek zorundayız.”
Genel kurulda yapılan ve tek liste ile gidilen seçimler sonucunda yönetim kurulu, Hüseyin Kurt, Fatih Kaplan, Atila Bal, Mahmut Ersoy, Mahmut Acar, Güldane Kövenç, Sıdıka Gündüz’den oluştu. Denetim Kurulu’na ise Bedii Evcimen, Yahya Turan ve Turan Timuçin seçildi.
