Ali Ekber ŞEN / MERSİN İZ HABER
Yasadışı PKK örgüt mensubu olmakla suçlanan Mersin Büyükşehir Belediyesi eski Daire Başkanı Bedrettin Gündeş, hakkında tutuklu kaldığı 9 aydan sonra ilk çıktığı duruşmada adli kontrol şartıyla tahliye kararı verildi. Tahliye sevinci aile fertlerini sevince boğarken, iddianamede delin olarak sunulan ve yasa dışı örgüt mensubu olarak gösterilen iki telefon numarasından biri eşine, diğeri ise oğluna ait oluğu ortaya çıktı.
Mersin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan ilk duruşmaya Konya’nın Ereğli ilçesinde cezaevinde 9 aydır tutuklu bulunan Bedrettin Gündeş, getirildi. Sabah 10.00’da başlayıp 16.00’da biten duruşmayı, Gündeş’in aile fertleri, avukatları, Adana Baro Başkanı Semih Gökayaz, Mersin Baro Başkanı Gazi Özdemir, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Hasan Engin, Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı R.Kaya Tepe, STK temsilcileri ile arkadaşları katıldı.
İDDİANAME OKUNDU
Duruşmada ilk olarak mahkeme başkanı tarafından iddianame okundu. Yaklaşık 7 ay sonra hazırlanan iddianamede Gündeş’in, yasa dışı PKK örgüt faaliyetleri içinde görev aldığı belirtildi. 2 gizli tanığın verdiği beyanlara dayanılarak hazırlanan iddianamede Gündeş’in yıllardır terör örgütü mensuplarına maddi ve manevi olarak yardım ettiği, Akdeniz Belediye Başkanlığı adaylığı için örgüt üst düzey mensuplarıyla görüşmeler yapmak üzere Kandil’e gittiği öne sürüldü. Gündeş’in, çok sayıda örgüt mensubunu işe aldırdığı ve örgütün sözde ‘Değer aile’ fertleriyle temas kurduğu, onlara yardım ettiği örgütsel faaliyetlerde bulunmak üzere sık, sık Avrupa ülkelerine gittiği, çok sayıda örgüt mensubuyla fotoğraflarının bulunduğu, örgüt elamanlarına polise taş atmak için belediyenin kaldırımlara döşediği parke taşlarının yerine gösterdiği iddia edildi.
DAVA BİR KUMPAS DAVASIDIR
Mahkemede daha sonra hakkında 5-10 yıl ağır hapis cezası istenen Bedrettin Gündeş’in suçlamalara yönelik savunması alındı. Gündeş, 1989’dan itibaren çeşitli belediyelerde görev aldığını, sosyal ve kültürel faaliyetler içinde birçok STK bünyesinde faaliyetlerinin bulunduğunu söyledi. Yöneltilen suçlamaların hiçbir karşılığı olmadığını da savunan Gündeş, 2019 Yerel Seçim’i sırasında Akdeniz Belediye Başkanlığı’na aday olduğu dönemde ki seçim çalışmaları yaparken, çok sayıda kişi ile fotoğraf çektirdiğini vurgulayan Gündeş, “Londra’da eğim gören kızımın yanına gittim Federasyonu çalınmaları ve kişisel gelişim eğitim çalışmaları içinde de Avrupa’ya gittim. ‘Örgüt mensuplarıyla görüştü, Kandil’e gitti’ suçlamaları tamamen asılsızdır. Benim hangi ülkeye gidip geldiğim devletin kayıtlarında vardır. Bir algı operasyonu ile tamamen somut iddialardan uzak sadece 2 gizli tanığın verdiği ifadeler üzerinden böyle bir suçlama ile karşı karşıya kaldım. Benim kitaplarımda savaşa, karşı olduğumu yazmıştım. Amacım, insan haklarına dayalı birlikte bir yayama kültürünün oluşmasına yöneliktir. 9 aydır suçsuz bir şekilde hapisteyim. Beraatimi istiyorum” dedi.
TANIKLAR DİNLENDİ
Duruşmada daha sonra tanıklar dinlendi. Örgüt mensuplarına para gönderdiğine yönelik dinlenen 3 tanıktan birine gönderilen paranın tapu rayiç bedeli, yoksul bir aileye yardım ve seçim çalışmaları sırasında ödenen çay, su ve benzeri harcamalar olduğu dile getirildi. İsviçre’de bulunan Kişisel Gelişim Merkezi’nin dinlenen sahibi ise verdiği ifadesinde Bedrettin Gündeş’in öğrencileri olduğunu, eğitimini tamamlamak üzere geldiğini bu süre içinde de otelden merkeze, merkezden otel gittiğini herhangi bir örgütsem faaliyette bulunduğuna tanıklık etmediğini söyledi. Duruşmada söz alarak savunma yapan Gündeş’in Avukatı Bilgin Yeşilboğaz ile Hamit Mert Avcı, 2 gizli tanığın verdiği ifadelerden yola çıkılarak iddianame hazırlandığını dile getirerek, bunun bir kurgu ve kumpas davası olduğunu dile getirdi.
ÖGRÜT MENSUPLARININ DENDİ, BİRİ EŞİ DİĞERİ OĞLUNUN TELEFONU ÇIKTI
Avukat Hamit Mert Avcı ise duruşmada dile getirdiği gelişme duruşmaya damga vurdu. Avukat Avcu, iddianamede ‘Örgüt mensubu ile görüştü’ iddiasıyla ilgili, “Örgüt mensubu olarak HTS kalıtlarında yer alan iki telefon numarasından birisi eşi Ümran Gündeş, diğeri ise oğlu Serhat Gündeş’e aittir. Bu hukuk adına bir ayıptır. Sadece 2 gizli tanığın düzmece ifadeleriyle bir hukuk cinayeti işlenmektedir. 7 ay biz iddianameyi savcıya yazdıramadık. İddianameyi yazan savcı her defasında ‘Gizlilik kararı” olduğunu öne sürerek ne bizi dinledi ne de sunduğumuz delilleri işleme aldı. Avukatları olarak büyük çabamızla iddianameyi ancak. Dosyadaki suçlamaların bir somut dayanağı yoktur. Müvekkilimin tahliyesi talep ediyorum” ifadelerinde bulundu.
SAVCI TUTUKLULUĞUN DEVAMINI İSTEDİ
Daha sonra iddiama makamı savcı sanık olarak yargılanan Bedrettin Gündeş’in, mevcut delil durumu, yöneltilen suçlamalar da göz önüne alındığında adli kontrol hükmünün uygulanması kapsamında sayılamayacağı için tutukluluğunun devamını istedi.
Yargılanan Bedrettin Gündeş ile avukatları ayrı ayrı söz alarak iddia makamı savcının tutukluğunun devamına yönelik kararına katılmadıklarını dile getirip taliye talebini tekrarladılar.
mahkeme heyeti verilen yaklaşık yarım saat aradan sonra alınan kararı açıkladı. Mahkeme başkanı, mevcut delil durumu ve uzun süren tutukluluk süresinin de göz önüne alınarak tahliyesine karar verdi. Gündeş’in tahliye kararı duruşma salonunda bulunan aile fertleri ve arkadaşları arasında büyük sevinç yarattı.
